Dolar 36,2225
Euro 38,0047
Altın 3.352,91
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Kilis 11°C
Az Bulutlu
Kilis
11°C
Az Bulutlu
Cts 12°C
Paz 13°C
Pts 13°C
Sal 11°C

2014 Kilis Envanter Yapıtı Üzerine

2014 Kilis Envanter Yapıtı Üzerine
A+
A-
20.12.2014
1.358
ABONE OL

M. Faruk DALGIÇ

T.C. Kilis Valiliği İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü’nce Kilis Valilik Yayını (3) olarak hazırlanan envanter diyebileceğimiz yapıt, bana da ulaştırıldı. Meraklı olduğum için, hele Kilis söz konusuysa eve gelince hemen okumaya, incelemeye başladım. Baskısı, hazırlanışı dört dörtlük bir eser olmuş. Kilis Valiliği talimatıyla, bütçesi Kilis İl Özel İdare Genel Sekreterliği’nce karşılanarak, Kilis İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü tarafından hazırlanıp, baskısı Gaziantep’te GNG Ofset Matbaa ve Amb. San. ve Tic. A.Ş.’ince titizlikçe yapılmış.

Önsözünde Kilis Valisi Sayın Süleyman Tapsız Beyefendi, Kilis tarihini de içeren, bilimsel bir kaynak olduğundan bahsediyor ve diyor ki: “İlimizde bulunan kültürel mirasın korunması, sergilenmesi, bu mirasa sahip çıkılması ve gelecek kuşaklara aktarılması, kültürümüzü ve tarihimizi zenginleştiren unsurlardır.”

Kilis’teki taşınmaz Kültür varlığının ne denli çok oluşunu bizler çok iyi biliriz. Ben Kilis’te doğdum, Kilis Lisesi çıkışlıyım. Dünyada çok ülke gezdim. Her gittiğimiz ülkede, rehberler oralarda, uygun plan ve program dâhilinde, en çok kültür zenginliklerini görmemiz için uğraşırlar, eski yapıları gezdirirlerdi. Örneğin yıllar önce yaptığımız İspanya gezimizde, bizleri Toledo şehrine götürmüşlerdi. Buradaki eski Kilis sokaklarına benzer dar sokakların, bizimkilerle hiçbir farkı yoktu. Hele Yahudi mahallesindeki sokaklar, tıpkı bizim sokakları andırıyordu. Kilis’teki bu kadar zenginliği bizler önemsemiyoruz. Ama yabancılar ülkelerinin tanıtımında her türlü reklam türlerinden yararlanmakta, turizm denilen gelirden paylarını almaya çalışmaktadırlar. Bizler pazarlamada yetersiz kalınca, sizlerin bu gibi eserleri hazırlaması, Kilis’in tanıtımında yararlı olacaktır düşüncesindeyim. Kilis’teki eski eserlerin çokluğu, tarihi yönden görsel olarak tanıtımı, kalıcı bir arşiv görevindedir. Ayrıca Kilis’teki Peygamber Efendimizin zamanından beri, burada şehit düşmüş olan sahabelerin, yatırların mezarları, külliyeleri, şu anda restore edilerek görsel ve inanç zenginliğini arttırmıştır.

Yine Kültür Müdürümüz Sayın Abdullah Aldemir’in sunuş yazısında, M.Ö. 3500-3000 yıllarına kadar uzanan Kilis tarihimizin, hangi uygarlıklara ev sahipliği yaptığı ayrıntılarıyla anlatılmış. Bu esere emek vermiş olan bu değerli yöneticilerimize, sonsuz teşekkür ediyorum. Kilis’te Oylum Köyü’ne çocukluğumuzda çok giderdik. Oraya yakın bir bağımız vardı. Bu nedenle iyi bilirim, höyüğün tepesine kadar çıkar, Güneydeki Suriye düzlüğüne bakarak, sınır boyunca mayında kalan zeytinlikleri, arazileri seyrederdik. Lisede Emin Oktay’ın tarih kitabında, bu höyüklerde bir zamanlar uygarlıklar yaşandığını okuduğumuzda, burada da, ayaklarımızın altında hangi uygarlığın yaşadığını düşünür, dalar giderdik. 1966-71 yılları arasında Nizip Lisesi’nde görev yaparken, bahar geldiğinde ailece Fırat kenarındaki Belkıs Harabelerinin olduğu yere gider, 1 Mayıs kutlamalarını orada yapardık. Belkıs Höyüğünün etrafı o zamanlar hırsızlarca delik deşik edilmiş, küçük de olsa bulunan antik eserler talan edilmişti. Ancak biliyorduk ki, burada da eskiden uygarlıklar yaşanmış. Sonraları kazılar yapılınca görüldü ki, dünyaca ünlü Zeugma burada bulunmuştur. Eski Neolitik çağda Kilis toprağında önemli uygarlıklar yaşanmış, hangi kavimlere yerleşim merkezi olduğu, şimdi tek tek ortaya çıkarılmaktır. Kilis yöresinde yapılan eski eserler, bugün Kilis’imize ayrı bir zenginlik kazandırmıştır. Bazıları onarılmış, ayakta kalanlar kültür mirası olarak, dünya tarihinde yerlerini almışlardır. Kaybettiklerimiz, bilmeden yıkılmalarına engel olamadığımız tarihi kalıntılardan bir tanesini, ben unutmadım. Kilis’te Kasaplar Arastası, ince uzun, karşılıklı dükkânları olan, koyun gövdelerinin asılı olduğu bu yeri ben hala hatırlarım. Kadı Camisi’nden Cumhuriyet Meydanı’na doğru giderken, Orta Fırına varmadan, cadde üzerinde olan bu çarşı, insan dolup taşardı. Arkasında Murdoh’un tahin, pekmez atölyesi de, eğer bugünlere kalsaydı, şimdi bu kitapta yerini alacaktı. 34-35. sayfada küçük ölçekli Kilis’in cadde, mahalle, sokakları en ince ayrıntılarına kadar uyarlanmış haritasını görüyorsunuz. Burada benim de doğduğum Murtaza Paşa Caddesindeki, Çerkez’in kahvesini geçince, fırının yanındaki evi dahi seçebiliyorsunuz.

Sayfaları çevirdikçe tescilli sit alanları, sırasıyla göze çarpıyor. Kültür ve tabiat varlıkları ile ilgili kavramlar, güzel bir değerlendirme yapılarak sıralanmış. Bunları korumak, ileriki zamanlara taşımak, elbette görevlilerin olduğu gibi, bizim de göz bebeğimiz kadar kıymetlidir. Bugün ihtimamla korunması, tanıtımının yapılması, bizlerin en büyük görevi olmalıdır. Ben Kilis’e geldiğimde, önce mezarlığa gider, anne ve babamın mezarlarını ziyaret eder, dualar okuduktan sonra, Kilis yollarına düşerim. Özlediğim Kent’imin sokaklarını, caddelerini dolaşır, tarihi eserlerin önlerinden geçtiğimde, bunların yapıldığı yıllara, çağlara dalar giderim. Mesire yerlerinden Zoppun, Akpınar, hâlâ rüyalarıma girer, adaklar adadığımız Karababa’da ciğer kebabı yediğimiz o günleri unutamam. Kaç kez Ravanda Kalesi’ne çıktığımı ben bilirim. Hele 1959 yılında Rahmetli Reşit Koltuk Hoca’mızın düzenlediği bir gezide, Kale’nin aşağısında, köy yakınında akan Afrin suyunda hocamızı yıkarken, nasıl eğlendiğimizi, güldüğümüzü eski bir yazımda okumuşsunuzdur.

Bu eser, nüfus, idari yapı, ulaşım ve ilçeler, Osmanlı öncesi, Kurtuluş Savaşı yılları, Atatürk’ün Kilis’e gelişi, Cumhuriyet dönemi, gençlerimizin öğrenecekleri bilgilerle doludur. Bir diğer bölümde; camiler, çeşmeler, yatırlar, resimleriyle tarih ve yapılış özellikleriyle güzel bir baskıyla karşımızda. Onlarca ayakta duran konutlar korumaya alınmış, restoresi yapılmış, hamamlar, pekmez ve sabunhaneler, mahsereler, benim de 1949 yılında yazıldığım Cumhuriyet İlkokulu binasını görmek, anılarımı tazeledi. Yapıtın sonuna doğru, bir zeytin işliğinin kalıntılarını görüyoruz.

Yine 2012 yılında T.C. Kalkınma Bakanlığı Güneydoğu Anadolu Projesi bölge Kalkınma idaresi Başkanlığınca hazırlanmış olan “Belgelerle Kilis” yapıtı da sağ olsun sevgili Muhlis Salihoğlu tarafından imzalanarak bana gönderilmişti. İki zengin kaynaklı Kilis’i tanıtan bu eserleri hazırlayanları, bu eserle ilgili çalışmalarda bulunanları, emeği geçenleri kutluyor, daha nice senelerde böyle güzel eserlerin Kilis’e ve okuyuculara kazandırılması dileklerimle onları selamlıyorum. Bir hazine değerinde olan bu donanımlı Kilis belgesellerini, genç nesillere okumalarını salık veriyorum.

Not: Kilis’in 7 Aralık 2014 kurtuluş törenleri için, Kilis Valiliği ve Kilis Belediyesi tarafından İzmir’e kadar şahsıma gönderilen davetiye beni mutlu etti. Ancak törenin bir gün öncesinde elime ulaştı, hazırlıksız yakalandım, gelemedim. Affınıza sığınıyor, teşekkürlerimi arz ediyorum.

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.