Artık Kilis’te Güzel ve Barış Dolu Günler Bekliyoruz

Metin MERCİMEK
“İNSAN, SAVAŞ GİBİ İNANMADIĞI BİR ŞEY İÇİN ACI ÇEKECEĞİNE, BARIŞ GİBİ İNANDIĞI BİR DAVA UĞRUNA ÖLSE DAHA İYİ DEĞİL MİDİR? SAVAŞ İÇİN HİÇ DİRENMEDEN VERDİĞİMİZ KURBANLARI, BARIŞ İÇİN DE VERMEYE HAZIR OLMALIYIZ.”
(Albert EINSTEIN)
Yaşam sürecimizi ölçülü ve mutlu kılan birçok etkenler vardır. Bu etkenlerden birisi de BARIŞ’tır. Barış toplumun her kesiminde, sosyal bir yapı oluşmasını hem de birlik ve beraberliğin kaynaşmasını sağlar.
Nasıl ki, sağlıklı ve yaratıcı bir insan yetiştirebilmek için, eğitim-öğretime ihtiyaç duyuluyorsa, huzurlu ve sistemli bir hayat sürdürebilmek için de dostluk, iletişim, iyi niyet, barış gibi etkenlere ihtiyaç vardır.
Hayatın akışını dengeleyen ve de iyi yetilerimizin başında önemli bir kavram barıştır. Gerek toplum yapısında gerek bireyler arası ilişkilerde, barışın kendine özgü yaklaşımıyla geniş bir huzur çemberi oluşur. Böylece mutluluk dediğimiz duygu da ortaya çıkmış olur.
Yüzyıllarca süregelen çatışma ve olumsuzluklardan etkilenen insanlar, barışı sağlamak için yoğun çaba sarf etmişler. Hatta barış için savaş bile yapmışlar ve insanlığa huzur ve mutluluk getirmişlerdir. Bu vesileyle, Büyük Önder Atatürk, barışın ne denli bir değer taşıdığını belirterek, “YURTTA SULH, CİHANDA SULH” diye boşuna söylememiştir.
Ulu Önder Atatürk’ün belirttiği gibi, artık Kilis’te güzel günler ve barış istiyoruz. Bizleri acıtan olumsuz olaylar olabilir, küskün insanlara rastlamış olabiliriz. Ancak bu olumsuzluğu, küskünlüğü ortadan kaldırmak için barışı sağlayan görüş ve düşüncelere ihtiyacımız vardır. Bunun için de, hep birlikte dayanışmayı ön plana alarak olumlu bir örnek teşkil etmeliyiz.
Anadolu kültürü denince hemen aklımıza değişik inançlara sahip topluluklar ve bırakmış oldukları tarihi birikimler gelir. Anadolu topluluklarında olduğu gibi, Kilis ili de sayısız inançları uhdesinde bulundurmak suretiyle birçok topluluklara kucak açmıştır.
Anadolu kültüründen hareket ederek, güzel Kilis’imizin geçmiş yıllarına bir göz attığımız zaman, bitmez tükenmez değerlerinin yanı sıra, asırlar boyu tarihi ve farklı kültür birikimleriyle yoğrularak günümüze kadar gelen bir çok kutsal mekânların var olduğunu görürüz. Bu mekânlar el ele vererek Kilis’i öylesine sarmışlar ki, bunlar maneviyat unsurunun yıkılmaz bir kalesini oluşturmuşlardır.
İşte, yukarıda belirtmiş olduğum değerlere sahip olan Kilis’in acil olarak güzel günlere, birlik ve beraberliğe, tarih boyunca göstermiş olduğu mertlik ve cesarete, hem de barış denilen kutsal duyguya, hep birlikte ihtiyacımız vardır.
Hoşça kalın.