Benim Sadık Yârim Kara Topraktır

Metin MERCİMEK

“HIZLA GELİŞEN TEKNOLOJİNİN YARATTIĞI ELEKTROMANYETİK KİRLİLİK, UNUTKANLIK, ALGILAMA BOZUKLUĞU, DEPRESYON, PANİK ATAK GİBİ HASTALIKLARIN ARTMASINA NEDEN OLMAKTADIR.”

Başta cep telefonları olmak üzere gün içinde elektronik cihazlardan yayılan dalgalardan kaynaklanabilecek elektromanyetik kirlilik vücutta stres ve yorgunluğa yol açmakta. Çevremizde tüm akım taşıyan kablolar, yüksek gerilim hatları, televizyonlar, cep telefonları, bilgisayar, baz istasyonlarının yaydığı elektromanyetik dalgalar bir çok hastalıkları beraberinde getirmektedir.
İş hayatı ve sosyal yaşamda kullanılan kablosuz iletişim araçlarının yaptığı elektromanyetik, tüm vücudumuzu özellikle beynimizi olumsuz etkilemekte. Nasıl ki dumansız bir hava sahasına ihtiyacımız varsa, dalgasız bir hava sahasına da ciddi şekilde ihtiyacımız vardır. Bu konuda hayli yaygınlaşmış olan elektronik cihazların yarattığı tehlike konusunda insanlar bilinçlendirilmelidir.
Tüm bu olumsuzluk yaratan elektromanyetik dalgaların zararını en aza indirgemek için, mutlaka toprakla uğraşmak gerekiyor. Haftada en az iki defa çıplak ayakla toprak üzerinde yürümek sağlık için çok önem taşımaktadır. Bahçe ve toprak imkânı olmayanlar için, saksı da yetiştirilen çiçeklerle uğraşmak bile olumsuz dalgaların yok olacağı belirlenmiştir. Böylece vücudumuzdaki elektromanyetik yükü ayaklarımız ve ellerimiz vasıtasıyla boşaltmış oluruz. Bir diğer önemli nokta ise evlerimizin elektrik tesisatındaki toprak hattının mevcut olmasıdır. Toprak hattı dışındaki tesisatlar elektronik cihazların ömrünü kısaltmakta ve elektromanyetik dalgaları daha fazla açığa çıkartmaktadır.
Ayrıca toprak üzerinde ayakkabı ve çorapla değil, çıplak ayakla dolaşmak gerekiyor. Vücudun enerji dolaşımında büyük rolü olan çakra noktaları da bu dalgalardan olumsuz etkileniyor. Sözü edilen çakraların elektromanyetik dalgaları nedeniyle kesintiye uğrayarak enerji kanallarının da normal işleyişini kaybediyor.
Son yıllarda giderek artan kronik, bağışıklık sistemi ve birçok hastalıkların çevreden kaynaklandığı düşünülüyor ama insanların toprakla temaslarının kesilmiş olması hiç dikkate alınmıyor.
Yeryüzünden, doğanın imkânlarından, özellikle topraktan mahrum kalmak, yorgunluğa neden olmaktadır. Bu yorgunluk hem bedensel, hem de ruhsal niteliktedir. İnsanların giderek doğadan kopması ve toprakla bağlantısını daha fazla kesmesi, bu sorunu tetikleyen öncelikli nedenlerdir. Bu şekilde biriken elektriksel yük, birçok hastalıklara zemin oluşturmaktadır.
Geliniz hep birlikte önce bir uzmana kulak verelim, “SAĞLIKLI GIDALARLA DOĞRU BESLENELİM, YÜRÜYELİM, SİGARA-ALKOL İÇMEYELİM, GECE UYKUMUZ DÜZENLİ OLSUN VE ÇIPLAK AYAKLA TOPRAĞA BASALIM” ve daha sonra da Âşık Veysel’e kulak verip, “BENİM SADIK YARİM KARA TOPRAKTIR” dedikleri sözleri unutmayalım.
Hoşça kalın.