Bir Sayın Milletvekilini İzliyorum: Aykut Erdoğdu

Nejat TAŞKIN
Gece saat 21.00…
Günlerden 18 Şubat 2015 ve dışarıda şiddetli bir kar yağışı devam ediyor. İstanbul’da alışık olmadığımız bir kış günü akşamı yaşanıyor. Sokaklarda sessizlik hâkim işte bu sessizliği Halk TV ekranına takılarak gidermeye çalışıyorum.
Karşısında bir sayın milletvekili var. Günün en anlamlı olayı olan Özgecan Aslan vakasını çok duygulu ve anlamlı ifadelerle anlatmaya çalışıyor ve daha sonra geldiğimiz noktayı Türkiye Büyük Millet Meclisinde meydana gelen bir gün evvelki kaygıları kimseyi incitmeden ve gerçekleri konuşarak dile getiriyor. Sayın vekilimi bundan evvelki birkaç konuşmasına daha önce de titizlikle takip ettiğim için onu bu defa daha canlı ve daha yakından izleme fırsatı buluyorum. Samimi ve içtenlik sözleriyle yaşananların hakikaten çok acı olduğunu dile getiren sayın Aykut Erdoğdu Milletvekilime hayran kalıyorum.
Partisi şu veya bu olsun diye düşünmeden ülkeyi temsil eden bir dik duruş karakteri içinde meydana getirdiği o tabloyu izleyenlerde mutlaka benim girdi ayni karalara varmış olarak bu sayın vekilimizi benim gibi alkışlama istiyorum duymuşlardır. Her kelimesini içtenlikle ve samimi bulduğum bu güven insani TBMM her döneminde görmek isterim. Çünkü bunlar bu ülkenin mihenk taşıdırlar. Atatürk’ün bizleri emanet ettiği bu güzel Cumhuriyetin koruyucuları olan bu insanlara bizler daima sahip çıkmalı ve onları incitmeden yaralamadan gündemde tutmalıyız.
Sayın Aykut Erdoğdu şimdi kimdir derseniz bir CHP İstanbul Milletvekili. Her zaman olayların üzücü olduğunu gördüğünde ortaya atılan ve duyguların bile bile dile getiren bu samimi ve kardeşlik unsuru taşıyan insanımızı bugün bir küçük ilimizin onu büyük düşünen insanlarına tanıtmak için köşe yazımda onu köşeme taşımış ve bu sayın vekilim mutlaka sizlerde en az benim kadar tanıyın diyebilmiş olmak için işle karşınızdayım ve istiyorum ki bu isimleri unutmayın ve unutturmayın.
Mecliste gündeme getirilmek istenen özel güvenlik yasası üstünden yola çıkarak ve öldürülen bir 20 yaşındaki genç kızımızın ülkeye verdiği acı tabloya ifade ederek etkinliklerde içtenlikle konuşan ve savunma yapan bu sayın vekilimi inkâr olsa da 84 yaşında olamama rağmen yanına ulaşabilsem ve ellerinden, ona sarılsam ve onu üzen ömürler dileyerek başarılarımı kutlasam, diyorum…
Sayın Başkan Kemal Kılıçdaroğlu vekilimi sizlerden mutlaka çok daha iyi tanıyorsunuzdur. Partinizde onun gibi birçok değerli vekillerde var işte bu bakımdan çok, şanslı sayılır ve zirvelere kolay taşınırsınız…
Sayın Aykut Erdoğdu’lar ülkemizin geleceği için Cumhuriyet ve laiklik için güzel sembollerdir. Bu sembolleri yarınlara taşımak ve onları her vesileyle alkışlamak gerekir.
Ülkenin içinde bulunduğu daima izlerken üzülüyorum. Bu yaşa geldim ve aziz Atatürk’ün ölümünle 6 yaşında cenazesinin Etnografya müzesinden Anıtkabire taşınmasında görev alan biri alarak o gün 21 yaşında bütün liderleri görmüş Cumhuriyeti ve Laikliği birebir yaşamış biri olarak bugünkü hazin tabloyu izlerken emin olunuz çok üzülüyorum.
Ama ara sırada olsa bugün güven veren ülkeyi seven birleşelim bu Cumhuriyeti yükselelim diyen Aykutlara rastladığımda biraz olsun ferahlatıyor ve rahatlatıyor. Meclis kavgaları vurdular kırdılar ülkeyi asla bir doğru yola taşımaz. Önceliklerimiz aş ve iş olmalı,eğitim seviyesi Laik olmalı ve Kadın etekleriyle uğraşmak yerine batıyı örnek olarak böylesine candan söylerler yapan Sayın Vekilim Aykut Erdoğduların çoğalmasına yardım etmek yolunda adımlar atmalıyız.
Sen ben yerine Türkiye ve Türklüğü ifade ederek Atatürk’e olan borcumuzu ödemeliyiz. Eğer Fidel Castro ülkesine Atatürk heykeli bütün heybetiyle duruyorsa. Biz de Aykut Erdoğdu gibi güzel düşünenleri her zaman alkışlamalı dinlemeli ve onları yarınlara daha üstün görevlere taşımalıyız. İşte sayın vekilim size duygularım bunlar. Sizler benim için ülkem için çok değerlisiniz ve hep bu değerlerinizle hep hatırlanacaksınız selam ve sevgiler sürçü lisan ettiysem beni bağışlayınız.