Bodrum’da “Köy Enstitüleri” Paneli
Metin MERCİMEK
“EĞİTİMİN OLMADIĞI KÖY OKULLARINA ÖĞRETMEN YETİŞTİRMEK ÜZERE 17 NİSAN 1940 YILINDA KÖY ENSTİTÜLERİ KURULMUŞTUR.”
17 Nisan 1940 yıllarında Köy enstitülerinim neden açıldığı ve hangi sebeple kapatıldığı konusunda yapılan “KÖY ENSTİTÜLERİ” paneline katıldım.
Söz konusu panelde, ilk olarak köy okullarının açılma nedenlerinin başında okuryazar oranını arttırmak olduğu konusunda söze başlandı. Kurtuluş Savaşından sonra Türkiye’nin nüfusu 13 milyon civarında olduğu, nüfusun yüzde 80’i köylerde yaşadığı ve okuryazar oranı ise yüzde 7 civarındaydı. Bunun yüzde 1’i kadın, yüzde 6’sı erkek olduğu bildirildi.
Daha sonra söz alan emekli bir konuşmacı, o yıllarda ki eğitimle ilgili olarak şu konulara değindi: “Benim köyümde sadece iki kişi okuma yazma biliyordu; biri köyün imamı, diğeri ise sağlık dispanserinden emekli bir amcamızdı.
O yıllarda köy okullarında öğretmenlik yapacak öğretmenlerin köylerde kalmak istememesi durumu gündeme gelmiş. Dönemin Milli Eğitim Bakanı Saffet Arıkan, Atatürk’e köyde öğretmen barındıramadığını söylemiş. Mustafa Kemal ise asker okuryazarlardan destek alınmasını talep etmiş. Askerde okuryazar olan çavuş ve onbaşıları sınavla alıp köy öğretmen okulunda kursa başlatmışlar. Sekiz ay sonra çok iyi neticeler alınmış. O dönem okuyanlar sadece üçüncü sınıfa kadar okuyup mezun oluyorlardı. Bunu önüne geçmek için köylerde enstitülerin kurulması gerektiğine karar vermişler. İsmail Hakkı Tonguç’un öncülüğünde başlatılan bu proje ile köylerden ilkokulu okumuş çocukların toplanması ve beşinci sınıftan sonra eğitimlerini görerek köylere geri gönderilmesine karar verilmiş.”
Köy Enstitülerinin kapatılma nedenlerine de değinen öğretmen emeklisi konuşmacı, sözlerine şöyle devam etti:
“İkinci Dünya Savaşı bittikten sonra dünya ikiye ayrıldı. Biri Amerika’nın başını çektiği batılı kapitalist ülkeler, diğeri ise Rusya’nın başını çektiği sosyalist devletler. Amerika Birleşik Devletleri, Türkiye’yi Rusya’ya kaptırmamak için Türkiye’yi kendisine bağlamak istedi. Bu arada Stalin Erzurum, Kars ve Ardahan benim toprağım deyince, İsmet İnönü NATO’ya girmek zorunda kaldı. Böylece batılı devletler ise Türkiye’den çok partili sisteme geçmesini istedi. Bunun sonucunda Demokrat Parti kuruldu. O sırada toprak reformu gündemdeydi ve köylüye toprak dağıtılacaktı. Toprak ağaları bunu istemedi. Tüm bunların sonucunda Köy Enstitüleri de kapatılmış oldu.”
Son olarak Köy Enstitülerinin nasıl bir eğitim modeli olduğu anlatıldı. Bu uygulamada yıllık programın yüzde 50’si kültür, yüzde 25’i sanat, diğer kısmı ise tarım derslerine ayrılmıştı. Şimdiki gibi yaz tatili yoktu. Sınıflar sırayla tatile giderdi. Eğitim faaliyetleri aksamaz, düzenli bir şekilde devam ederdi.
Ayrıca bilim ve sanat derslerinin dışında uygulamalı derslerin olduğu da konuşuldu. Öğrenciler marangozluğu ve demirciliği köy okullarında öğrendiği, hatta yörede neye ihtiyaç varsa uygulamada o dersler verildiği de dile getirildi.
Unutmayalım ki, insanlar anasından insan olarak doğarlar ve eğitim ile adam olurlar.
Hoşça kalın.