Değerini Bilemediğimiz “Cumhuriyet”le 92. Yıl

Sabahattin YARAR

ATATÜRK KİLİS’TE…

Cumhuriyetimizin kurucusu, Kurtuluş Savaşımızın Başkomutanı, devrim ve uygulamaları ile modern bir Türkiye’nin kurucusu Büyük Atatürk’ün Kilis’e gelişinin yıldönümünü kutluyorum öncelikle. İnandığı ve sonuna kadar güvendiği büyük milletinin yapamayacağı hiçbir şeyin olmadığını şu sözleri ile kanıtlamıştır: “Bu millet ölmeyecektir. Var olun aziz Kilisli’ler.” Kilis’e gelirken, Kilisli gençlerin uyanıklığı ve vatana bağlılığı ile duygulanan M. Kemal ATATÜRK, her şeye karşın, ülkenin eninde sonunda özgürlük ve bağımsızlığına kavuşacağına inancını belirtmiştir bu sözleri ile. Anadolu’nun her yanında bulunan bu potansiyelin bir liderce harekete geçirilmesi, Yeni bir Türkiye’nin doğuşunun nedeni olacaktı. Bu lider de şüphesiz ATATÜRK’tü.

Kilislilerin; Atatürk’ü misafir etmenin ve övgülerine sahip olmalarının yıldönümünü kutlamaktan mutlu olmamaları düşünülemez. Bu ziyaret bir başlangıcın, bir düşüncenin gerçekleşmesinin ilk adımlarını oluşturmaktadır çünkü. Kutlu olsun…

CUMHURİYET…

Kendini bilmezlerin, Atatürk düşmanlarının, vatan sevgisinden yoksun olanların tüm karalama ve kötülemeleri, ne kadar bilinçsiz ve satılmış olduklarını gösterir ancak… Yaptıkları bu eylemleri bile, özgür, bağımsız ve laik bir düzen sayesinde yapabildiklerini, bunun da ATATÜRK tarafından sağlandığının bilincinde olmamaları düşünülemez. Ama satılmışlık ve ihanet dönüşü olmayan bir yoldur onlar için.

Çağdaş ve kalkınmış toplumların layık olduğu bir yönetimdir CUMHURİYET. Ülkemiz insanlarının 600 yıllık kulluk dönemine son veren, sadece Tanrı’nın kulları olmalarını sağlayan, laik, özgür, fikir, basın, yaşam özgürlükleri ile kalkınmış bir ülke sağlamanın tek yoludur CUMHURİYET…

92 yıl önce, 29 Ekim 1923 tarihinde ilan edilmişti Cumhuriyet. Saltanat ve Hilafet dahil, tüm güç ve olanaklar elinde iken, TEK ADAM veya DİKTATÖR olma düşüncesini bir tarafa koyabilen, ülkesine ve insanlarına CUMHURİYET gibi bir yönetimi uygun gören bir devlet adamının büyüklüğünü tartışmak, bomboş ve yararsız işlerle uğraşmak demektir. Tüm dünya milletlerinin, devlet adamlarının övgü ile söz ettikleri,  bir çoğu yabancı yazarlarca yazılmış, hakkında yüzlerce yazılmış kitap bulunan, bugün bile görüş ve düşünceleri tartışılamayan bir lidere, ATATÜRK’e sahip olmanın değerini bilmeyenlere, nankörlere ve inkarcılara yuh olsun!…

1 Kasım 1922’de saltanatı kaldıran (yine kaldırılacak inşallah), Meclisimiz, insanca bir yönetim olan CUMHURİYETİ de 29 Ekim 1923’te kabul etmiş, ülkemiz uygarlık yolunda ilk adımları atmıştır. Bugün tüm İslam ülkeleri içinde, kalkınmış ve özgür bir ülke olmanın gururu Cumhuriyet yönetimi ile gerçekleşmiştir. Bütün yıkma ve engelleme girişimlerine karşın, rejim değişiklikleri ve Türkiye’nin batıya dönük yüzünün doğuya döndürülmesi istekleri asla gerçekleşemeyecektir. Cumhuriyet ona inananlarca, onu savunanlarca dünya durdukça yaşayacaktır.

92 yıldan beri, parlamenter sistemimiz ve Cumhuriyetimiz sayısız sıkıntılar atlatarak bugünlere gelmiştir. Çağdaş ülkeler sadece çalışmak, üretmek, kalkınmak, özgürlüklerine sahip olmak için çalışırken, bizdeki yönetimler zaman zaman kesintilere uğramış, her defasında Cumhuriyet yönetimi, kör topal da olsa, düze çıkmıştır. Çıkmıştır ama kalkınmamız, gelişmemiz, fikir ve basın özgürlüklerimiz, yasal haklarımız hep geriye vurmuş, çağdaşlaşma yolunda zaman kaybedilmiştir.

Bugün sıkıntılarını yaşadığımız, fikir özgürlükleri, basın özgürlüğü, hukuk, dış politika, işsizlik, anarşi ve terör gibi daha bir yığın sorunla boğuşmaktadır CUMHURİYETİMİZ. Rejim değişikliği istekleri, laik yönetimden verilen ödünler, derin yaralar oluşmasına neden olmaktadır.

Her şeye karşın; 92 yılını kutladığımız CUMHURİYETİMİZİN, tüm olumsuzları giderecek ve yaralarını onaracak gücü bünyesinde barındıran bir TÜRKİYE vardır, her zaman da olacaktır.

Büyük ATATÜRK’ün emaneti CUMHURİYET ve diğer emanetleri, ne pahasına olursa olsun korunacak ve TÜRKİYE CUMHURİYETİ sonsuza dek yaşayacaktır.  Bu ülkenin insanları bunun bilincindedirler…

CUMHURİYET’İN 92. YILI KUTLU OLSUN…

Yeniden buluşalım…