Kilis Şirinlemeleri…

HAVLI

Mayanalı kâhke kokar dehlizler,

Dehlizlerde çelet uşaklar gezer.

Kapılar dip dibe, hanek ederler,

Puharalar zeyit kokar, cor eder.

Kabaltılarımız kesmelik taşı,

Çatma çatılmış da yay gibi kaşı.

Geçenler kokuya kerreh olurlar,

Miceddere kokar, ya kölük aşı.

Havlıya, Aktekke herislik eder.

Tekye Camisi meydanın sultanı.

Gelen geçen, huşu içinde gezer,

Ezanlar mest eder tüm insanları.

M. Yaşar ÜZEL

***

SÖYLEDİM

Artık sevmiyorum seni desem de

Bağrıma taşları bastım söyledim

Söz verdim kendime unutmak için

Lafı dolandırıp kastım söyledim

Gözlerin alevdir, bakışın ahu

Cemâlin görenler tutuşur yahu

Ölüye can verir terin gül suyu

Dilim mühürlüdür sustum söyledim

Şeker mi, kaymak mı, bal mı sözlerin?

Endamın, duruşun inan her yerin

Aşıkı kahreder yaşlı gözlerin

Boynuma kemendi astım söyledim

Bil ki kıskanırım seni kendimden

Ne yapsam, ne etsem sebebi senden

Ahmedî ne olur silme gönlünden

İsyanım kadere küstüm söyledim

Ahmet EKŞİ

***

BAK DA GÖREYİM

Yüreğimde acı sebebi sensin.

Namzede nişanı tak da göreyim.

Kapılar ardında yaşarken şensin.

Kem gözle yurduma bak da göreyim.

Güç olsun ülkeme diye çalıştım.

Karteline karşı durdum yarıştım.

Yetmiş iki millet ile barıştım.

Nişanı adalet yık da göreyim.

Dağarcık kültürüm doldu taşıyor.

O kanlı ellerin yaram kaşıyor.

Kardeşlik kervanı dağlar aşıyor.

Nifaktan tohumu dök de göreyim.

Bağrıma basarım Laz’ı, Çerkes’i.

Türk ile Kürtlerin benzer çehresi.

Anadolu’m büyük besler herkesi.

Tarihin kökünü sök de göreyim.

Haddine mi senin kapıma dalmak.

Üs kurup yurduma yıllarca kalmak.

Misyoner elinde rızkımı çalmak.

Sınıra bir çivi çak da göreyim.

Dili, dini ırkı ayırmam hepten.

Nefret varsa dilde kırılsın dipten.

Yıldırımlar düşse üstüme gökten.

Ocakta kıvılcım yak da göreyim.

Köşkeroğlu gene olmazı yazdın.

Fersah fersah ettin her yeri gezdin.

Halinden bellidir yaşamdan bezdin.

Ömrüne bir törpü çek de göreyim.

Memik KÖMEKÇİ