KÜÇÜK LİMON AĞACI

Balkonda

en güzel köşeye kurulmuştu,

Ta ki havalar soğuyup da üşümeye başlayınca kadar.

Kendince ufak ufak mesajlar vermeye başladı.

Önce yaprakları sarardı usul usul

Sonra kurumaya başladı.

“Üşüdüğümü görmüyorsun”

der gibi

yapraklarını döktü birer birer.

Mesaj alınmıştı.

Küçük limon ağacı oturduğumuz odaya,

Hem de güneş gören en güzel köşeye alındı.

Keyfi yerine gelmiş olmalı ki,

taze taze filizler

abartısız zümrüt yeşili yapraklar

ve en güzeli de içinde tarifi

imkânsız kokular saklı çiçeğe durmuş tomurcuklar.

Kim demiş

çiçekler konuşmaz diye.

Sonuç olarak:

“Sevgi,

canlıların canına

can katar”

diyerek bitirelim

küçük limon ağacının hikâyesini.

Gülseren FEDAKÂR YALAZA

***

KALLEŞ CİNAYET (13 CAN)

İnsan olmanın adı, vicdan ve merhamettir,

Savaşın dili şanı, mertlik ve yiğitliktir,

Silahsızı esiri öldürmek kalleşliktir

Böyle haince kalpler alçaklarda bulunur…

Özüm varmıyor güne, içim yanıyor yine

Caniler ordusunun taş düşsün sinesine,

Kader çağırdı sizi Tanrı’nın gölgesine,

Hainler yok olursa acılar ancak diner…

Sabahattin YARAR

***

KENDİME NASİHATİM

Niyetin kimseye zarar vermezse,

Kaderin olacak, yüzün gülerse,

Sevgili Mevla’m da onay verirse,

Gir oyna çık oyna mutluluk senin.

Hiç kimseyi tenkit etmezsen eğer,

Bilmezsin, alnında ne yazmış kader,

Okuya bilseydin, cennettir her yer,

Gir oyna çık oyna yolculuk senin.

Mutluluğu bulmak kolay mı sandın,

Şeytana, nefsine, ne çabuk kandın,

Hani söz vermiştin, nasılda caydın,

Gir oyna çık oyna azaplar senin.

Dünya imtihandan geçilmez oldu,

İyiler kötüler seçilmez oldu,

Kifayet halin hiç bilinmez oldu

Şansın varsa eğer, rahmetler senin.

Kifayet ÖZALPAYDIN