Dünya Kadınlar Günü’nde, Yeter Artık!

Enver KARAKILIÇ

(enverk7979@gmail.com)

“Kadınlara ancak asalet ve şeref sahibi kimse değer verir. Onları ancak kötü ve aşağılık kimseler hor görür.” Hz. MUHAMMED

Yine bir arpa boyu yol alamadık.

Yine kadın cinayetleri ve yine kadına şiddet…

8 Mart Dünya Kadınlar günü ama 21. Yüzyılın Türkiye’sinde yine kadına şiddet ve yine kadın cinayetleri ne yazık ki devam ediyor.

Bu konuda kadınlarımıza yeteri kadar sahip çıkabildik mi acaba?

Onları bu cani ruhlu haysiyetten yoksun erkeklerin ellerinden tam manada koruyup kollayabildik mi acaba? Bence HAYIR.

Çünkü mevcut yasalarımız tam manada kadınlarımızı koruyamıyor. Örneğin Samsun’da çocuğunun gözleri önünde yere yatırılıp hunharca öldüresiye kadar dövülerek ağır yaralanan kadın karşısında yapılan tek şey ifadesini alıp hâkim karşısına çıkarıp sonrasında tutuklanıp cezaevine göndermek.

Ve yıllar sonra bu adam cezasını çektikten sonra yine cezaevinden çıkacak ve toplumun içerisinde aramızda dolaşmaya devam edecek.

Olan yine şiddet sonucu sakat bırakılan, hayattan koparılan kadınlara, gözünün önünde dövülen veya öldürülen psikolojik travmalar geçiren çocuklara ve geride gözü yaşlı bırakılan ailelere oluyor.

Hayatını çalan kadının arkasında öksüz bıraktığı evlatları ve gözü yaşlı ailelerinin hakları ve yaşamları ne olacak, geri gelecek mi tabi ki de HAYIR.

İşte cinayete ve şiddete maruz kalan kadınlarımızın, öksüz kalan çocuklarının ve mağdur edilen gözü yaşlı ailelerinin hayatlarındaki kurmuş oldukları güzel aile yaşam hayallerindeki hayatları geri gelmeyecekse toplum yaşamından, ahlaktan yoksun bu tip cani erkeklerin de hayatları geri gelmemeli.

21. Yüzyılın Türkiye’sinde hâlâ kadınlar öldürülüyorsa, kadınlar tecavüze uğruyorsa, sakat bırakılıyorsa ve küçük yaşlarda evlendiriliyorsa bu utanç tablo karşısında bir ülke olarak artık buna bir dur demenin ve son vermenin yolu gelmiş olması gerekir.

Sayın Cumhurbaşkanım;

Şubat ayı içerisinde yapmış olduğunuz grup toplantısı çıkışında Meclis İdare Amiri odasında kısa bir çay molası esnasında odadaki Televizyonda bir reklamı fark edip yanınızda bulunan Hazine ve Maliye Bakanı Lütfi ELVAN’a yönelerek “Lütfi, şu işe bir çekidüzen verin. Bunlarla ilgili şikâyetler artıyor, yakında Kombassan, Çiftlik Bank işine dönecek. Batarlarsa devlete yük olacak hepsi” diye bir söyleminiz karşısında Sayın Bakan bu konuda çalışmaların sonuna gelindiğini, yakında Meclise gönderileceğini söyledi.

Aynen denilen oldu ve önceki günlerde TBMM Genel Kurulu’nda gece kabul edilen Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Şirketleri Yasası değişikliğiyle sektöre yeni kurallar getirildi.

İki üç ay gibi kısa bir süre içerisinde bu konudaki yasa değişikliği çalışmaları yapılıp Meclise getirilebiliyorsa, kadın cinayetleri konusunda da mevcut olan yasalar üzerinde değişiklik yapılarak en ağır cezaların ve gerekiyorsa idam cezasının getirilmesi ile ilgili düzenlemelerin de diğer yasalarda olduğu gibi ivedilikle Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne getirilmesini ben ve benim gibi düşünen vatandaşlar olarak sizlerden istirham ediyoruz.

Sevgili Okurlarım; yazımı Mustafa Kemal Atatürk’ün Türk kadınları için söylediği veciz bir sözü ile bitirmek istiyorum:

“Ey Kahraman Türk Kadını! Sen yerde sürüklenmeye değil, omuzlar üzerinde, göklerde yükselmeye layıksın.” M. Kemal ATATÜRK