Galata Köprüsü’nde Balık Keyfi
Metin MERCİMEK
“BANA BİR BALIK VERECEĞİNE, BİR BALIK TUTMASINI ÖĞRET.”
Çin Atasözü
Kadıköy’den her Avrupa Yakasına geçişimde, Eminönü vapurundan çok Karaköy vapurunu tercih eder, Karaköy’e geçerim. Çünkü Galata Köprüsü’nü baştan aşağı olta balıkçılarla sıralanmış olduklarını görür, seyreder, hatta sohbet ederek Eminönü’ne doğru yürüyüş yaparım. Özellikle oltaya takılan balıkların havadaki hareketleri, balıkçıların yüzündeki mutlulukları beni de doyasıya etkiler ve güne yeni bir enerjiyle başlamamı sağlar.
İstanbul denince hemen akla gelen unsurlardan biri olta balıkçılarıdır. Hele Galata Köprüsü denilince, köprünün her iki korkuluğundaki balıkçılar canlanır zihinlerde. İstanbul’un dört bir yanından oltasını alıp gelenlerin buluşma yeri gibidir Galata Köprüsü. Özellikle havaların güneşli olduğu günlerde bir de hafta sonuysa olta balıkçılarıyla dolar köprünün her iki tarafı. Korkuluğa sıralanmış bir vaziyette buranın müdavimi olan olta balıkçılarına göre, olta ile balık tutmak ayrı bir tutku haline gelmektedir.
Diğer taraftan, ustasından amatörüne yüzlerce balıkçının doldurduğu Galata Köprüsü’nde kurulan güzel dostluklar eşliğinde tadına doyulmaz sohbetler de yer almakta. Zamanın nasıl geçtiği, dertler, sıkıntılar unutulurken, titreyen denizin çıkardığı ninni gibi dalga sesleri de bir huzur vermektedir. Hele yapılan sohbetlere kulak verecek olursak, ağırlıklı olarak kimin daha usta, kimin daha çok balık tuttuğu üzerine tatlı bir yarış izlenir. Birde burada yılların verdiği balıktan sohbetler eşliğinde sürüp giden balık arkadaşlıklarına da rastlamaktayız.
Olta ile balık tutmak için Galata Köprüsü’nün yanı sıra, Unkapanı Köprüsü, Sarayburnu, Tarabya sahilleri, Karaköy, Kuleli Askeri Lisesi’nin önü, Kandilli, Üsküdar gibi semtler, olta balıkçılarının en çok rağbet ettikleri yerlerin başında gelmektedir. Bu güzel kıyılarda acemisi de, ustası da mutlaka kendine bir yer bularak kısmet meselesi deyip balık tutmaya başlarlar. Mevsimine göre kefal, mezgit, izmarit, mırmır, çinakop, istavrit ve daha onlarca tür balık sunar Boğaz’ın suları balık severlere.
Hepimizin ilgisini çeken balık tutmak sabır, ilgi ve kendini adama isteyen bir tatlı uğraştır. Balık tutma konusunda her zaman mutlak başarı sağlar diye bir şey olmadığından bazen azla yetinilmesi gerekir. Ancak şunu ifade etmek gerekir ki, bütün bu özverili davranışlar karşısında alınan zevkte gerçekten doyumsuzdur ve benzersizdir.
İşte kentin stres ve gürültüsünden kaçan olta balıkçıları, temiz hava eşliğinde, hoş sohbetli bir ortamda balık tutmanın güzelliğini yaşamaktadırlar. Bu konuda atalarımız öylesine güzel ve anlamlı sözlere yer vermişler ki, “BALIK TUT, EFKÂRI UNUT” ve ayrıca “BALIK OLTAYLA, İNSAN TATLI DİLLE AVLANIR” diye boşuna söylememişler.
Hoşça kalın.