Haldun Dormen Sahnesi

“TİYATRO AŞKA BENZER, İNSANI HAZİN HAZİN AĞLATIR. AMA VERDİĞİ ACININ GÖZÜNDE BİR BAŞKA TAT BULUNUR. TİYATRO EVRENE BENZER, İNSANI DOYA DOYA GÜLDÜRÜR. AMA YANSITTIMI TUHAFLIKLAR, GÜLERKEN AĞLAMAK İÇİN İSTEKLER DOĞURUR.”
(Namık KEMAL)
Daha önceleri MEYVEHOŞ HALİ iken, daha sonra Haldun Taner Tiyatrosuna dönüştürülen Haldun Taner Sahnesi, İstanbul’un Kadıköy İlçesinde yer almaktadır. İstanbul Büyükşehir Belediyesi mülkiyetinde olan bina, Şehir Tiyatroları tarafından işletilmektedir. Tiyatro adını, öykü, tiyatro, kabare yazarı ve gazeteci olan Haldun Taner’den almıştır.
Nasıl ki, Altıyol’da bulunan Boğa Heykeli Kadıköy’ün bir simgesi ise, Haldun Taner Tiyatrosu da bir o kadar ünlüdür. Her hangi bir konuda verilen randevular, buluşmalar, hatta ayrılıklar burada yaşanır. Ayrıca bitişiğinde bulunan konservatuardan yükselen sesler etrafa yayılarak bir ayrıcalık sunar. Hele Romanlar çiçeklerini burada satarken Tiyatronun etrafını çiçeklerle donatarak renkli bir bilezik şeklini oluştururlar. Tabi ki tiyatro sevenler de, birçok oyunları burada izlerler.
Kadıköy rıhtımını süsleyen Haldun Taner Sahnesi, kimine göre pembe olan, kimine göre vişneçürüğü bir renk değişikliği ile her zaman ilgi çekmektedir. Bu renk senfonisi yaratan bina, tam 25 yıl önce 1989 yılında İstanbul Şehir Tiyatrolarına bağlanarak tiyatroya dönüştürülmüştür.
Şimdi yıllar önce “MEYVE HOŞ HALİ” olarak çalıştırılan bu binanın tarihi gelişimine bir göz atalım. Ana giriş kapısı Haydarpaşa İstasyonu koyuna bakan söz konusu bina, 1925-1927 yılları arasında, Fransa’dan borç alınarak İtalyan Mimar U. Ferrari tarafından yapılmış. “BİRİNCİ ULUSAL MİMARLIK ” üslubundaki bu yapı, esasen bir tiyatro sahnesi olarak değil, meyve ve sebzelerin depolanıp satıldığı hal binası olarak tasarlanmıştır. Bu özelliği ile İstanbul’un ilk modern hal binası olmuş, ancak yapıldıktan sonraki 10 yıl boyunca, pazarcılar hal binasına kiracı olmak istemeyince bina tamamen boş kalmıştır.
Almış olduğum bilgilere göre, 1937 tarihinde Kadıköy Belediyesi İmar Bürosunun “BOŞ OLDUĞU, BİR İŞE YARAMADIĞI VE KADIKÖY’ÜN KİMLİĞİNE UYMADIĞI” gerekçesiyle hal binasının yıkılmasının teklif edildiğini öğrendim. Daha sonra 1940’lı yıllarda, hal binası olarak kullanılmaya başlanan bina, yıllar boyunca Kadıköy ve Anadolu Yakası’nın sebze-meyve ihtiyacının giderildiği bir merkez haline gelmiştir.
Meyvehoş hali olarak devam eden bina, tekrar ele alınarak 1984 yılında kültür merkezine dönüştürülmek üzere restore edildi. 1986’da İstanbul Üniversitesi’ne tahsis edilerek Devlet Konservatuarı olarak kullanılmaya başlandı. 1989’da ise alt katı, İstanbul Şehir Tiyatrolarına bağlı Haldun Taner Sahnesi oldu. İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti etkinlikleri kapsamında binanın restore edileceği söylense de, bugüne kadar hiçbir işlem görmedi. Adını, öykü, tiyatro, kabare yazarı ve gazeteci Haldun Taner’den alan bu sahne, bu gün izleyicilerine doyulmaz gösteriler sunmaya devam etmektedir.
İstanbul’un bir Kültür Binası olarak yorumlanan Haldun Taner Sahnesi, İstanbul insanının kültür yaşamında bir köşe taşı halini almış ve tiyatronun büyülü dünyasıyla onları buluşturmayı sağlamıştır.
Hoşça kalın.