Merhum Dr. Muhittin Sağlık Hatıralarından Yansıyanlar-6

Nejat TAŞKIN

– Ne oluyor, dedi.

– Siz güneş, ben dünya. Dünya sizin etrafınız­da ve ayni zamanda kendi etrafında dönüyor.

Sözümü henüz tamamlamıştım. Yan kapı açıl­dı ve sınıf hademesi içeriye girdi. Ben dönerken, bu giriş fırsat bilerek;

– İşte, kuyruklu yıldız, dedim.

Hocamı bu teşbih çok sevindirmiş ve hatta bitirme imtihanlarına girdiğim zaman derste anlat­tığını anlat, demişti.

Mektep Müdürü Kolağası Sabri beydi. Tale­benin daima menfaat ve terakkisini düşünürdü. Fa­kirleri korurdu. Onları hiç bir şeyden mahrum et­mezdi. Senede bir iki defa mektebe askeri mızıka gelir, talebeyi kıra götürürler, kuzular keserek çe­şitli eğlentiler yapılırdı. Yılbaşı imtihanlarında Mülki ve askeri erkân davet edilir, bu imtihanlara ayrı bir önem verilirdi. Her numaranın bir mükâ­fatı vardı ve her talebe bu mükâfatı alırdı. Bir saat, bir pergel takımı, edebi bir kitap, muhtelif imtihanların sonunda bende almıştım.

İnsanı mektep sıralarında büyüleyen bir sır vardır. Çok zaman bu sır talebeliğin zırhı altında kaybolur, gider. Hâlbuki aradan uzun yıllar geçer, bir tarih hocasını daha sonra bir coğrafya hocasını seyredebilmek ve düşünebilmek için, boş yere ha­yaller ardında ümitle koşarız.

Ben bugün maziyi ve mazide olanları hatır­layabilmek için, bir çok şeyler feda etmeye hazı­rım. Ama hiçte mümkün değil.

Okul sıralarımın muhterem hocalarını rahmetle anmak, onları bütün çalışma gayretimin bir önderi olarak seyretmek, her talebe gibi, benimde bir kelime öğretenlere karşı duyduğum yetkidir.

Dr. Sağlık öğretmenlere karşı duyduğum bu şerefli anlamı, tam manasıyla hissettir bilmek için gözlerini kapıyor, hatıralarının burasında on beş ya­şındaki Muhittin’i aramaya koyuluyordu.

Yılların cehresinde gizlediği ifadeler çizgiler halinde beliriyor, bembeyaz saçları, fakat daima gülümseyen gözleri hayata karşı olan vazifelerini ifadan mütevellit duyulan neşeyi belirtiyordu.

Onun doksan senelik hatıralarını, bende okuyucuya bütün çıplaklığıyla sunmak için gayret ediyor, bakışlarındaki manadan, hissettiği duygudan ne kopabildimse huzurunuza getiriyorum.

Daldığım bu âlemden, beni yine kendisi uyandırdı.

(Devam edecek)