Misyonerliğin Düşündürdükleri

Hasan ŞAHMARANOĞLU

Benim köhne kitapları karıştırırken elime bir kitapçık  geçti. Haça gerilmiş bir İsa Peygamber resmi ve kitapçığın adı “MİSYONERLİK VİZYONUNDAKİ HAÇLI HAREKETİ”, Yazar Tamer ABUŞOĞLU. Kitapçığın kapağı böyle, kapağı açtım, bir ithaf yazısı, tarih 20 Temmuz 2003, ben bu kitapçığı okumuş muyum, bilmiyorum.

Böyle önemli bir kitapçığı nasıl ıska geçmişim bilemiyorum. Bir solukta okudum, Türk’ün yüzyıllardır başına bela olan bu haçlı zihniyeti ancak bu kadar anlatılır. Eşekli Pierre L’Ermite, bu günümüze kadar nasıl belalara duçar olduğumuzu Sayın Tamer ABUŞOĞLU keskin kalemi ile bize aktarmıştır. Ben de şu tarihi gerçeği Aydınlarımıza, gençlerimize anlatmak istiyorum.

Bu haçlılar güya Kudüs’ü kurtarmak için Avrupa’da ne kadar ipsiz, sapsız varsa Kontundan Şövalyesine kadar toplanıp Denizden ve Karadan Türk ülkelerine hücum ettiler. Bizans’ı geçip Anadolu’ya gelince öyle bir kayaya çarptılar ki en korktukları şeytan bile onları kurtaramadı. Anadolu’da Selçuklu Sultanları onları kıra kıra büyük Türk Hükümdarı Eyyubili Sultan Selahattin Hana gönderdiler. Şu tarihi gerçeği yine anlatmamda fayda var. Selçuklular ve Eyyubililer olmasa idi bu gün Suriye, Lübnan Filistin, Mısır ve Kuzey Afrika ülkeleri hep haçlı olurdu.

Eyyubilerden, Kölemenlerden ve Selçuklulardan sonra gelen Osmanlı’lar olmasaydı adlarını saydığım ülkelere ek Mekke, Medine’de olmazdı. Libya, Cezayir, Fas’ı da bunlara katarak Oruç Reisi ve Barbaros Hayrettin Paşa’yı rahmetle analım. Şimdi dönelim konumuza, bu haçlılar artık doğrudan hücum etmiyor. İslam ülkelerinde yaşayan Müslümanları birbirine kırdırıyor, kavga etmeyenleri ise sinsi misyonerlik oyunları ile avlamaya çalışıyorlar. Bu haçlılar Türk’leri Anadolu’dan atmak için, hepimiz Ermeni’yiz diyenlerin içinden kandırıp Hıristiyan yaptıkları Türk’lere apartmanların alt katlarında açtıkları kiliselerde, kurdukları televizyonlarda akılsız insanları toplayarak Türkiye’yi içten yıkmak istiyorlar. Hâlâ bizim bazı beyinsizler Sünni-Alevi davası güdüyorlar.

Sayın Tamer ABUŞOĞLU’nu bu konulara değindiği için tebrik ediyor, başarılar diliyorum.