Not Arşivimi Karıştırırken…
Nejat TAŞKIN
Yıllar evet yazılan bu yazıya ulaştım. Değerli öğretmen Mehmet Mısırlı’nın bu yazısını sizlerle paylaşmak istedim. Yeni bir ders yılının başlayacağı bu günlerde bir sevgili öğretmeni hatırlatmak ve onun yazılarını dile getirmek yaşınız ne olursa olsun, örgencinin öğretmenine olan borcunun ödenmesidir. İşte bu mektubu okuyalım:
(ÖĞRETMEN MEHMET MISIRLI YAZDI)
Bir şıttıf topluyorum üzüm bağından,
Tiyeğinden salkımlardan son kalan.
Ellerim çatladı parmaklarım kan.
Dal altında pereventi toplamaktan.
Yukarıdaki dörtlüğümden sonra memleket hasreti içinde okuyan hemşerilerime serin bir esinti olur ümidiyle gülünç bir olayı anlatmak istiyorum. Malumunuz Kilis’imizde yoğurtlu köfte lakabıyla anılan bir hemşerimiz var.
Bu hemşerimiz bağ yani sergi zamanı göğeçıkan yapar satardı. Diğer zamanlarda ise Akcurun Camisi bitişiğindeki dükkânında kömür yakacak körüklerin tek yapıcı ustası ve satıcısı idi çoktandır bu kömür kayacak ocak tutuşturacak büyük körüklerin kullanımı kalmadığı için bu işi turistlik amaçlı minyatür olarak devam etmekteydi, yoğurtlu köfte ramazanlarda ise ramazan topunu atmakla görevlendiriliyordu.
Şimdi gelelim esas olaya;
Bağ zamanına rastlayan bir Ramazan’da adamın biri sıcağa kalmamak için namaz vakti eşeğe binmiş karanlıkta bağdan üzüm getirmek için yola çıkmış. Tabii ki adamın yolu Musalla dediğimiz Debboy’un kuzeyindeki mezarlığın kenarından geçecek.
Bu esnada bizim yoğurtlu köfte topun barutunu basmış çaputlarla iyice barutu sıkıştırmış. Topu atışa hazırlayıp top zamanını beklemek için mezar taşları arasına çömelmiş. Bu bekleme sırasında bizim eşekli vatandaş tam yoğurtlu köftenin oturduğu yerin hizasından geçerken mezarlığa yani ölülere es selamın aleyhim ey ehli kubur diyerek selam vermiş, bu selamı duyan yoğurtlu köfte durur mu onun ve aleyhim selam ey ehli dünyalı diye mezarlıktan seslenmesiyle adamın eşeği koşturup etrafına bile bakmadan kaçması bir olmuş.
Nail Reşit, İlköğretim Okulu Öğretmeni Bayrampaşa.
ÖĞRETMEN MEHMET MISIRLI