SANEM
Yine dertlerimi döktüm heceye
Hüzünlü nağmeler yazarım Sanem
Derin duygularım yansır geceye
Sızlayan bağrımı ezerim Sanem
Sen yanımda yoksan kalırım yarım
Uyanır gaipten sesler duyarım
Bir adım öteyi gurbet sayarım
Kara talihime kızarım Sanem
Mümbit toprak miski amber kokarken
Kuru kastel nazlı nazlı akarken
Ağa baban çatık kaşla bakarken
Gıybetin elinden bizarım Sanem
Güneş doğar karşı dağın karına
Bel bağlamam yalan dünya varına
Senedim yok belki çıkmam yarına
İçmeden sarhoşum sızarım Sanem
Halayda saf tutsa yaşlısı genci
Vefakâr komşular seçse pirinci
Gerdanın benlidir dişlerin inci
Kördüğümü nasıl çözerim Sanem
Bu sevda yüzünden kaldım avare
Gönül yarasına bulunmaz çare
Şıpsevdi demişler o nazlı yâre
Adına türküler dizerim Sanem
Suriye’ye yakın Kilis’in yeri
Yiğit otağıdır ezelden beri
Alpaydın dönemez kavlinden geri
Yıllardır peşinde gezerim Sanem
Mustafa ALPAYDIN