Sevgili ve Saygın Yazar Çetin Altan Aramızdan Ayrıldı

Nejat TAŞKIN
Hayata atıldığım 1930 yıllarında ilk aldığım gazetelerden biri olan Milliyet Gazetesini gazete bayisinden alır almaz ilk okuduğum yazar Çetin Atlan’dır.
Bugün 23 Ekim 2015… Onun ölüm haberini aldığım zaman onun sakladığım eski yazıları gözlerimin önüne geldi. Her yazısı bir şaheserdi. Hangisini yazacağım ve bugün köşe yazımda sizlere sunacağımı düşünürken, televizyon ve gazetelerde onu yayınlayan aşağıdaki başlıktaki yazıyı sizlere sunmak ihtiyacını duydum.
Seçkin bir gazeteciydi. O’na Allah’tan binlerce rahmet, büyük Türk milletine ve aile fertlerine derin baş sağlığı diliyorum.
HAYAL ETTİĞİM BU ÜLKE DEĞİLDİ…
Artık anlaşılıyor ki ülkeme demokrasinin geldiğini göremeden ayrılacağım bu dünyadan. Torunlarımıza bırakmayı hayal ettiğimiz ülke bu değildi. Gene de bir hayal kırıklığı yaşamıyorum. Menzili maksuda ulaşılamasa da çok yol kat ettik. Bir ömür, sadece amaca ulaşmak için harcanmaz. O amaca doğru atılacak bir iki adıma yardımcı olmak için de harcanır. Yaralı bir devi ayaklarının üstüne koyabilmek için kuşak kuşak o devi sırtımızda taşıdık. Yaralarının iyileşeceğine, o devin ayaklarının üstünde duracağına olan inancımı hiç kaybetmedim. Bir gün bu ülke ayaklarının üstünde duracağına olan inancımı hiç kaybetmedim. Bir gün bu ülke ayaklarının üstünde duracak. O zaman da masaldaki gibi sihirli kedinin çizmelerini giyerek amacına doğru uçarak gidecek. Biz torunlarımıza istediğimiz ülkeyi bırakamıyoruz. Ama siz uğraşırsanız, mücadeleden vazgeçmezseniz, dünyadan ayrılırken torunlarımıza istediğimiz ülkeyi bırakıyoruz; deme mutluluğunu siz tadabilirsiniz. Hayallerinizden, ümitlerinizden, mücadelenizden vazgeçmeyin. Amacınıza ulaşamazsınız da bu amacı gelecek kuşaklara devretseniz de kozmosla son hesaplaşmanız da daha iyi bir dünya için biz de fena mücadele etmedik, diyebilirsiniz. Bu da az şey değildir. Buruk da olsa, yorgun gözlerinizde bir tebessüm yaratır. O tebessümlerin çoğalması da elbet bir gün kurtarır bu ülkeyi, enseyi karartmayın…