Dolar
Euro
Altın
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Kilis °C
Kilis
°C
°C
°C
°C
°C

Tek Bir Egemenlik “Cumhuriyet”

Tek Bir Egemenlik “Cumhuriyet”
A+
A-
29.10.2015
463
ABONE OL

Metin MERCİMEK

 

“EGEMENLİK, KAYITSIZ ŞARTSIZ ULUSUNDUR.”
(Mustafa Kemal ATATÜRK)
Cumhuriyetin ilanından önce Osmanlı Devleti’nin hüküm sürdüğü tam 624 yıl padişahlık dönemi, bir kişiye dayalı olarak “MUTLAKIYET” sistemi altında devam etmiştir. Yani mutlakıyet yönetiminde egemenlik, kayıtsız şartsız tek bir kişiye aittir.
Mutlakıyetle yönetilen ülkelerde, ülkeyi yöneten kişiye yardımcı olması için meclis kurulurdu. Meclis üyeleri halkın isteklerini yöneticiye duyurur, yasa tasarısını hazırlardı. Bu yasa taslakları yönetici tarafından benimsendiğinde yasalaşırdı. Böyle bir yönetim biçimine “MEŞRUTİYET” denir. İşte Osmanlı Devleti, 1876 ve 1908 yıllarında iki kez meşrutiyet ilan etmiştir.
Bilindiği üzere, Mustafa Kemal Atatürk, 10 Mayıs 1919’da Osmanlı Hükümeti tarafından, bölgede düzeni sağlaması için devletlerin bir gemisi ile Samsun’a gönderilmiştir. O sıralarda ülkenin birçok ilinde kongreler düzenlenmiş ve “TEK BİR EGEMENLİK VARDIR, O DA MİLLİ EGEMENLİKTİR” ilkesiyle, yurdun her tarafından gelen ulus temsilcileri 23 Nisan 1920 günü Ankara’da Büyük Millet Meclisi’nde toplanmış. Meclis, Mustafa Kemal Atatürk’ü meclis başkanı seçmiştir. Böylece Mustafa Kemal Paşa’nın önderliğinde Büyük Millet Meclisi, Türk Kurtuluş Savaşını başlatmış. Halk ve düzenli ordular düşman kuvvetlerine karşı yoğun savaş vermiş ve omuz omuza büyük mücadele göstermiştir.
Kurtuluş Savaşı sona erdikten sonra 24 Temmuz 1923’te Lozan Anlaşması imzalanmış ve Ankara 13 Ekim’de başkent ilan edilmiştir. Mustafa Kemal Paşa ve yakın çalışma arkadaşları 28 Ekim’de Çankaya’da toplanarak tarihi şu kararı verir: “YARIN CUMHURİYETİ İLAN EDECEĞİZ.” 29 Ekim günü Mustafa Kemal Paşa’nın TBMM’ye verdiği önergeyle Türkiye Devleti’nin yeni yönetim biçimi “CUMHURİYET”, yeni ismi de “TÜRKİYE CUMHURİYETİ DEVLETİ” olacaktır. Aynı gün Mustafa Kemal, Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk “REİS-İ CUMHURU” seçilir. O gece 101 pare top atışı ile duyurulan Türkiye Cumhuriyeti’nin ilanı, tüm yurtta coşkuyla kutlanır. 10 Nisan 1923’te ise TBMM, 29 Ekim’in resmen Cumhuriyet Bayramı olarak kutlanmasını kararlaştırır. O günlerden bu günlere heyecanla hep koruduğumuz Cumhuriyetin 92. yaşını bu yıl da yurdun dört bir yanında coşkuyla kutlamaktayız.
Cumhuriyet’in kurulmasına en çok tanık olan yer Ankara’dır. Çünkü 13 Ekim 1923’te Ankara başkent ilan edildi ve 29 Ekim’de ise Cumhuriyet kuruldu. O nedenle Ankara Ekim ayında doğmuş denebilir.
İşte milletin egemenliğini, yine milletin azim ve kararı ile gerçekleşen Cumhuriyet’in 92. yıldönümünü içtenlikle kutluyor ve bir kez daha Mustafa Kemal Atatürk’ün “EGEMENLİK, KAYITSIZ ŞARTSIZ ULUSUNDUR” diyorum.
Hoşça kalın.

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.