Yıllar Önce Yazmıştım: Sayın Yaşar Aktürk’ün İftar Yemeğindeydik

Nejat TAŞKIN

Ramazan ayının güzelliklerini taşır iftar sofraları. İşte böylesine bir akşamüstü iftar sofrasında Kilisli hemşeriler, Sayın Yaşar Aktürk’ün davetlisi olarak bir araya geldik. Elbette bu bir araya gelişte birçok dostlarımızda bizimle beraberdi. Onlarla bir arada bulunmak ayrı bir Kilis havasını meydana getiriyordu. Hele çiçeği burnunda Kilis Milletvekili Hasan Kara’nın aramızda bulunması bizleri ayrıca duygulandırdı.

Gelin isterseniz önce menüden başlayalım. Evet, menüde Kilis tadının varlığının her çeşidi vardı. Bu bakımdan şu vardı, bu vardı demektense aklınıza gelen miceddere hariç, her yemek vardı diyebiliriz. Yemekleri yedik, çaylarımızı içtik ve sohbet faslına geldiğimizde salonu dolduran 250’ye yakın Kilisli insanımızın kendilerinden geçmişçesine koyu bir sohbete daldıklarını gördük. Başkan Yaşar Aktürk konuşmasıyla oları bir nebze, bu sohbet havasından konuştuğu kürsüye doğru çekmeyi başardı. Hakikaten Sayın Aktürk bugüne kadar yaptığı konuşmalar içinde bence en anlamlısını ve en vurgulayıcısını yapmış
oldu. Hele satır aralarında vurgulayarak, kelimeleri hemşerilerimize doğru uzatması konuşmasına ayrı bir tazelik getirdi. Diğer günler içinde gazetemizden tamamını verdiğimiz bu konuşmasının özeti içinde en vurgulayıcı durum; Kilis üniversitesinin mesajlarıydı. Bu mesajlarda:“Biz görevimizi yaptık. İşte istenilen binaları, kampüsleri ve kütüphaneyi, gerekirse lojmanları da yapacağız. Ama sizden tek isteğimiz üniversitemizin bir an evvel hayata geçirilmesi ve yasal düzenlemelerin yapılmadır. Zira 2003 yılı Mart ajanda üniversitemiz açılışa hazır hale getirilmiş olacaktır. “İşte Sayın Aktürk bu konuşma heyecanı içinde hemşerilerine teşekkür etti ve “Bu salonda iki yıl önce
verdiğiniz sözünü yerine getirmekle hepiniz ve hepimiz mutluyuz” dedi. Sayın milletvekilimiz Hasan Kara söz aldı ve daha bu ilk günlerde Kilis’in her türlü sorunlarına el atacağı müjdesini verdi. “Üniversite olsun, yol, su ve yerel yönetimlerle ilgili yasalar, sanayiye dönük çalışmalar, aş ve iş bizim programlarımızın baş hedefidir” demek suretiyle ağırlıklarını koyacaklarını belirttiler. Biz onlara teşekkür ettik. Sayın Arif Calban’a söz verdik. O da, güzel ifadelerle hemşerilerini selamladı. “Her zaman, her yerde sizinleyim” diyerek bizleri onurlandırdı.

O gece, çok muhterem dostlarımız vardı. İlk defa katılıyorlardı. Mesela Doktor Mehmet Dülger… Barutçu ailesinin kardeş çocukları… Barutçular ve Ali Arabacı ailesi,
ayrıca Hayri Aslan ve eşi toplantılarımıza ilk defa katılanlar arasındaydı.

Kilis Vakfı Yönetim Kumlu bütün üyeleriyle birlikte oradaydılar ve daha bir çok hemşerilerimiz onu vermek suretiyle bizleri duygulandırdılar.

Bir iftar yemeğinde buluşmak ve güzellikleri konuşmak ve hele bu güzellikler içinde doğduğunuz yeri yaşamak elbette anımsanacak bir duygudur. İşte 24 kasım 2002 tarihini hatırlayanlar Laleli’deki Zürih Oteli’nin penceresinden geriye dönüp baktıklarında yine bir Kilis akşamı görecek ve her vesileyle mutluluklarını dile getireceklerdir. Biz bu gecelerde emeği geçenleri; başta Sayın Aktürk olmak üzere kutluyor ve böylesine güzel ve samimi bayramlar diliyorum.