Dolar 34,7784
Euro 36,7823
Altın 2.946,32
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Kilis 16°C
Az Bulutlu
Kilis
16°C
Az Bulutlu
Pts 17°C
Sal 16°C
Çar 16°C
Per 15°C

Gerçek Düşünce

Gerçek Düşünce
A+
A-
10.01.2015
482
ABONE OL
Metin MERCİMEK

"Hazreti Muhammed (SAV) Efendimiz bir gün namazdan sonra cami avlusunda sohbet eden cemaati görür ve ne konuştuklarını sorar. Almış olduğu cevap, “ALLAH'IN ZATINI KONUŞUYORUZ" olur. Bunun üzerine Hz. Muhammed (SAV), "AKLINIZA NE GELİRSE GELSİN, BİLİNİZ Kİ O ALLAH DEĞİLDİR" diye buyurur."

Gerçek; düşünülecek, tasarımlanacak, hayal edilebilecek bir şey değildir. Doğadaki gibi olan, doğayı yansıtan şeydir. Çünkü gerçek tarif edilemez ve anlatılamaz. Büyük Düşünür Hazreti Mevlana'nın şu "NE KADAR BİLİRSEN BİL, SÖYLİYECEKLERİN KARŞIDAKİNİN ANLAYACAĞI KADARDIR” anlamlı sözünden yola çıkarsak, senin söylediklerin ve tariflerinde senin gördüğün ve anladığın kadardır. O nedenle hiç kimseyi yargılamamak ve hüküm vermemek gerekir. Hükümleri ve değer yargılarının tümü insan ürünüdür. İnsan neyi tarif ederse etsin gerçekten uzaklaşır. Her şeyin değiştiği bu dünyada, ne hakkında konuşur ve ne hakkında yargıda bulunursanız, o gerçek değil, sadece kendi yorumunuzdur. 
Atalarımızın, “İNSAN GÖZÜYLE DEĞİL, YÜREYİĞLE BAKTIĞI ZAMAN GERÇEĞİ GÖRÜR” dediği gibi, göz bizi yanıltır. Görme eylemi gözden geçip beyne ulaşan etkilerle oluşur. Görmenin oluşması, yaşama yansıması beyin yoluyladır. Beyin de aynı beden gibi ölümlü ve dünyaya ait bir organdır. Oysaki, gerçek, ölümsüz ve sınırsızdır. Kişinin gerçeğe ulaşması için kendi özüne, kendi kalbine ulaşması gerekir. Kalbimiz ise, Allah'ın nefesi ve sevgisiyle doludur. Orada şefkat, merhamet, bağışlayıcılık ve tüm sıfatları ile Allah mevcuttur. Onlar gerçektir, gözün gördükleri gerçek değildir. 
Diğer taraftan asıl gerçek, insanın hangi dinden, mezhepten olursa olsun, hiç bir mimari şekle bağlanmamasını, insan olduğunu bilmesini, insanın birliğine inanmasını ve Allah gerçeğine ulaşacak huzuru bu birlikte bulmasını ifade etmektedir. Çünkü insan gerçek mutluluğa ancak insanları ayıran engelleri ortadan kaldırdığı zaman ulaşabilir. 
Yine Atalarımızın, "ALLAH YOLUNDA YÜRÜYEN DÜRÜST KİŞİ YALNIZCA GERÇEĞİ SÖYLER, AKILLI KİŞİ İSE ZAMANA GÖRE DAVRANIR, ZAMANI GELİNCE GEREKENİ SÖYLER" diye yorumladıkları bir söz vardır. Bu söze göre, gönlündeki yüceliğe, Allah sevgisine, gerçeğe ulaşan kişi için ay, gün, dil, din, ırk, mezhep, milliyet hiçbir şey önemli değildir. 
O nedenle evrende hiç değişmeyen bir tek gerçek vardır, o da Yüce Allah'tır. O'nun yoluna girdiğimiz, O'nun yolunda yürüdüğümüz zaman hayatımız kolaylaşır, kalbimiz aydınlanır. Böylece yaşamımızdaki tüm yanlış anlamalar yok olarak yerini GERÇEK DÜŞÜNCE'ye bırakır.
Hoşça kalın.
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.