Memur ek zam istiyor

Türkiye Kamu Sen Kilis İl Temsilcisi Osman Boybeyi, “Rakamlarla ortaya çıkan gerçekler, 2013 yılında Memur-Sen, iktidar işbirliğinin memurları uğrattığı zararın ne boyutta olduğunu göstermesi açısından son derece önemlidir” dedi.

Çeşitli oyunlarla bir şekilde yetkili olarak toplu sözleşme masasında bu ihanet senedine imza atanlar memurların geleceklerinin çalındığını kaydeden Boybeyi, “Sendikacılık yüksek sorumluluk gerektiren, bilgiye ve tecrübeye dayanma zorunluluğu taşıyan son derece önemli bir olgudur. Toplu sözleşmelerde altına imza atılan metinler, milyonlarca dar ve sabit gelirlinin geleceğini doğrudan etkilemektedir” ifadelerini kullandı.

Boybeyi şunları söyledi:

“Türkiye Kamu Sen Kilis İl Temsilciliği olarak 6 Aralık’ta Ankara’dayız. Memura % 12 ek zam talebimiz için alanlardayız. Hakkımız olan zam isteğine duyarsız kalan AKP hükümetine karşı tüm memurlar için taleplerimizi dile getireceğiz. AKP hükümeti ve onun yandaş sendikası, memurları satarak, taleplerimizi karşılamayarak büyük sıkıntı içerisinde olan memurlarımızı açlığa ve sıkıntıya mahkûm etmektedir. Hükümete ve hükümet yandaşı Memur Sen’e haddini bildirmek için kar kış demeden memurun yanında olan, memurun gerçek sendikası Türkiye Kamu Sen’dir. Bu gerçeği Türk Milleti bir kez daha görecektir. Devlet malının çalınmasına, yapılan yolsuzluklara, kaçak saraylara kaynak bulunurken memur çaresiz bırakılmıştır. Adaletsizliğin hırsızlığın ve yolsuzluğun zirve yaptığı ülkemizde nedense memurlar perişan edilmektedir. Bu olumsuzluklara ve yaşanan haksızlıklara karşı çıkmak için Ankara’da binlerce memur tek yürek ve tek bilek olup haklarını savunacaktır.”

“Memura yapılan toplu sözleşme, memurların ve emeklilerin hayatları boyunca yaşayacakları kayıpların temelini oluşturmuştur” diyen Boybeyi, “Bugün bir memurun 10 yıllık kaybı ortalama 15 bin lira dolayındadır. Ortalama 30 yıl çalışan bir memurun kaybı 45-50 bin lirayı bulacaktır. Bu durumda ortaya çıkan bu zarar, kul hakkını yemekten başka bir şey değildir. Memurlarımız üzerlerine oynanan oyunun büyüklüğünü görmek ve kendilerini temsil edecek sendikaları dikkatli seçmek zorundadır. Aksi halde bu zararlar artarak devam edecektir. 2013 yılında imzalanan bu şaibeli toplu sözleşmenin bir tekrarı daha yaşanırsa memurluk mesleği çok daha büyük yaralar alacaktır. Bu kayıplar, tarihi olarak lanse edilen toplu sözleşme skandalının bir getirisidir. Hal böyle iken, memurun gözünün içene baka baka yalan söyleyenlerin, ne kadar hesap bildikleri tartışılır” şeklinde konuştu.