Hızlı Tren Kara Trene Çarptı ve Sonrası…

Nejat TAŞKIN

Hızlı tren elbette 21. asır için çok önemli bir taşıma aracıdır. Çünkü yollar arası mesafe farkını çabuk aşmak için bu trenlere ihtiyacımız var. Fakat ne yazık ki şu 10 yılda ülkemizde 21. asrın bu görülmemiş tren kazalarıyla birçok insanımızı kaybetmenin acıları içinde yaşamaktayız.

İşte geçtiğimiz günlerde Ankara’dan güzel Konya’mıza saat 06.30’da yola çıkan hızlı tren 6 dakika sonra maalesef Yeni Mahalle’yi geçtikten sonra onun birkaç yüz metre ilerisinde duran aynı yoldaki kara trene çarparak 9 insanımızın hayatını kaybetmesine ve 90 kişinin yaralanmasına sebep oldu. Halbuki yaşadığımız bu dönemde teknik sistemler trenlerin hızlı ilerlemesinde ve kontrolünde önemli bir yer oynuyor. Eğer bu sinyal sistemleri doğru çalışmayıp kontroller yapılmazsa doğrusu kimi ve kimleri suçlayacağımızı bilemiyorum. Zira 9 güzel insanımız sabahın ilk saatlerinden sonra gidecekleri güzel Konya’da güzel işler görecekti. Fakat bu güzel planları gerçekleşmeden bu kaza onların hayatlarını bitirdi. Elbette şimdi suçlu arayacak ve bu suçluları bulacağız derken maalesef 3 tane makinistimiz ve 6 tane vatandaşımız, 3’ü tıp adamı toprağa verilmişken bu acı tablo gözlere serpiliyor.

Pendik ilçesinde oturduğum için her gün İstanbul’dan Ankara’ya ve Ankara’dan İstanbul’a 4 saat gibi kısa sürede giden hızlı trenleri görmekteyim. Ben Pendik İstasyonu’na gelen yolcuları görüyorum ve üzülüyorum. Çünkü İstanbul’a gitmek için yolcuları taşıyan asansörleri gördüğümde 3 kişiyi bile zorla taşıdığını ve yolcuların bavulları ile zorluk çektiklerini gördüğüm için bu yolculuğun kolaylaştırılmaya çalışıldığı görüşünün samimiyetine inanmıyorum. Eğer bu trenlere doğru sinyal sistemini yerleştirmeyip gidiş gelişleri kontrol edemiyorsak daha çok kaza ve buna bağlı acı tablolar görürüz. Artık teknik kontrollere daha çok önem vermekteyiz. Çünkü içinde bulunduğumuz bu günlerde artık teknoloji çok ileri seviyelerdedir. Ama ne yazık ki 13 Aralık 2018 günü unutulması mümkün olmayan bir gün olarak hafızalara kazındı ve biz vatandaşlar olarak bu günlerin yaşanmaması için devletimize elimizden ne gelirse yapacağımızı belirtiyoruz. Çünkü insan yaşamı bu kadar önemsiz değildir ve ihmallere yer tanınmamalıdır.

Benim inancım şudur ki, artık bu kazalar son olmalı ve bundan önceki kazalar bile henüz çözümlenmediği için artık susmaya içim razı olmuyor. Bu vesileyle bu duygularımı ifade eden yazıyı noktalarken aramızdan ayrılanlara rahmet yakınlarına baş sağlığı, hastanedeki yaralılara şifa diliyorum. Bu kazaları basit bahanelerle geçiştirmeyip gerçekleri duymak istiyorum.